+ yazılar

Aylardır üzerine neler neler konuşuldu neler neler yazıldı ve sonunda 49. Antalya Altın Portakal Film Festivali de sona erdi.

Festival boyunca filmden filme koşarken her arada sinema insanları ile her filmin artısı eksisini konuşmak fikrini kabul ettirmek heyecan katıyor insana geçen yıla oranla daha pozitif filmlerin yarışması hele hele Ulusal Jürinin halka daha yakın davranması da güzeldi. Jürinin film gösterimlerinde salona her girişinde halkın tezahüratları Başkan Hülya Avşar’ın ”Neden Selçuk Yöntem’i daha çok alkışlıyorsunuz?” sözleri bile Festivale neşe kattı.

Festival boyunca çeşitli etkinlikler yanında Yeni Türkü, Adnan Koç, Ezginin Günlüğü, Cahit Berkay vs. sanatçılar ve gruplar Antalya’nın çeşitli sahnelerinde konserler verdiler. Türkan Şoray 8 Ekim’de Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Konferans Salonunda hayranları ve geleceğin sinemacıları ile bütünleşti.  Salih Güney, Selda Alkor, Selma Güneri, Mine Soley, Nuri Alço, Çoşkun Göğen, Ahu Tuğba, Fusun Kostak, Aslı Omağ, Şerif Sezer, Ayten Uncuoğlu ve daha niceleri Antalya Altın Portakal da idi. Yurtdışından da bayağı konuk ağırlayan devletten az biraz aldığı bütçesi ile güzel işler çıkaran Festival Komitesini canı yürekten kutluyorum.

49. Antalya Altın Portakal Film Festivali Jüri Başkanı Hülya  Avşar, Barış Pirhasan, Prof. Dr. Barbara Boyle, Levent Kazak, Uğur İçbak, Prof. DR. Gülseren Güçhan, Selçuk Yöntem, Sümer Tilmaç, Ayşegül Aldinç, Pelinsu Pir, Tunca Arslan, Mine Kırıkkanat, Erdil Yaşaroğlu’ndan oluşan jürini kararından önce haftaya boyunca izlediğim 10 filmi kısaca anlatayım.

1- Derin Düşün-ce; Filmden çıktığımda benim de olamaz böyle bir şey dediğim ama dünyanın her yerinde olabilecek çocuğun gözü önünde yaşanan cinsel temanın işlendiği Vali filminden tanıdığımız Çağatay Tosun filmi. Tiyatrocu oyuncuları Hakan Gerçek ve Berrak Kuş başarılı ama çocuk rolündeki
Yaren Aynuz bir büyük gibi rol yapmış fakat filmin vizyon döneminde Derin karakterindeki Yaren Aynuz’un acilen destek görmesi lazım. Yoksa çocuğun gelişimi zedelenebilir.

2- Elveda Katya; Karadeniz’de geçen Kadir İnanır’ın olgunluk döneminin en güzel filmi diyebileceğim. Eski bir aşk meyvesinin kabul görmesi durumunda yaşananlar duygular ve gözyaşları. Elveda Katya herhalde bu sezonun en iddialı gişe filmi  olacak. Rüçhan Çalışkur ve Caner Cindoruk başarılılar. Aralık sonunda vizyona giriyor. Yeni bir ‘Aşk Tesadüfleri Sever’ gibi sinemaseverleri sinemaya çekecek tarzda.

3- Evdeki Yabancılar; İzmir Karaburun’dan Yunanistan’a göç etmek zorunda kalan bir Rum kadının 80 li yaşlarında İzmir’e geri dönüşü ve evini arayışı anlatılıyor.

4- Güzelliğin On Par’ Etmez; Avusturya da yaşayan bir gurbetçi çilesi. Hani bildiğimiz ayrımcılık ama çocuk oyuncu mükemmel. Vizyona girdiğinde epey ses verecek gibi.

5- Hile Yolu; Korhan ve Murat’ın siyasi ve terör konusunu işleyen Derin Devlet bir film. Çocukluğunu bildiğimiz Ozan Bilen yanında Serkan Yakan başarılı.

6- KÜF; Ali Aydın’ın çektiği fakat Nuri Bilge Ceylan filmini yakaladığım ama güzel olmuş diyebileceğim Demiryolu yol bekçisi Basrinin hikâyesi.

7- Zerre; Çaresizlikler içinde bir annenin şehir kargaşasında yaşam savaşı. Jale Arıkan mükemmel oyun sergilemiş fakat  finale yakın konunun orta yerde kesilmesi düşündürücü. 

8- Pazarları Hiç Sevmem. Daha ziyade dizi oyuncularının rol aldığı biraz fantastik biraz komik bir Rezzan Tanyeli filmi.

9- Toprağın Çocukları. Cumhuriyet döneminde kurulan Köy Enstitülerinde gelişen olaylar çarpıcı bir şekilde anlatılıyor. Şebnem Sönmez ve Suzan Kardeş başarılılar.

10- Umut Üzümleri; yönetmen Tunç Okan’ın 16 yıl arada sonra sinemaya döndüğü film. Ahmet Mekin sanki adeta gençleşmiş ama yabancı oyuncuların dublajının olmamışlığı yanında filme pek ısınamadım.

Hülya Avşar başkanlığında Jürinin sonuçları gerçekten yerinde çıktı. Tek sıkıntım En İyi Erkek Oyuncu Ödülünün ”Güzeliğin On Par’ Etmez” de rol alan ciddi anlamda başarılı bulduğum Abdulkadir Tuncer’e verilmesi oldu. Hani Umut Vaad Eden Oyuncu Ödülü olabilirdi. Yılların Kadir İnanır’ı ve Ercan Kesal’ın rollerini es geçmemek lazımdı veya diğerlerini.

Her şeye rağmen beklediğimin üzerinde gelişen güzel bir Festival oldu filmi, söyleşisi, sergisi, gezisi ve konserleri ile.

Bakalım 2013’te Antalya Altın Portakal Film Festivali 50. Yılında hangi güzellikler ile gelecek.

HEPİNİZE İYİ HAFTALAR

  • Caner Ural | 15 Ekim 2012