Kazan Dairesi

Baştan söyleyeyim; bir kere daha oynasalardı o gün koltuğumdan hiç kalkmadan devam ederdim seyretmeye..

Doğu Alman bir şarkıcı olan Hedwig ve solistlik yaptığı Angry Inch adlı kurgu bir rock grubu hakkında yazılmış 1996 yapımı off-broadway (broadway dışı) kökenli rock müzikalidir. Yazar ve aynı zamanda müzikalin ilk başrol oyuncusu John Cameron Mitchell, kendi hayatından esinlenerek oyunu yazmıştır. Mitchell daha sonra gösteriyi filme uyarladı ve yine başrolü üstlendi. Müzikal de, film de kültler arasına girmeyi başardı.

Müzikalde transseksüel bir rock müzisyeni olan Hedwig, bestelerini çalan eski sevgilisinin peşine düşüşü anlatılıyor. 

Hedwig, eski sevgilisi Tommy Gnosis’in peşinden İstanbul’a geliyor

İlk başta bu müzikal için izin alamayan Kazan Dairesi ve Yılmaz Sütçü, Türkiye’de yaşanan trans cinayetlerinden bahsediyorlar ve izni alıyorlar. Yılmaz Sütçü bu kült müzikali dilimize çeviriyor ve Hedwig rolünü üstleniyor.

İlk andan itibaren gösterinin çok eğlenceli bir üslûba sahip olduğu belli oluyor. Hedwig, sahneye çıktığı an bir star ışığıyla her yanı kaplıyor. 

Yakınlık nedir? 

Hedwig, çok gerçekti, gidip yanına ona sarılmak istedim. 

Hedwig diğer yarısını arıyor, aşka boyun eğiyor.. İstediği sevmekten daha fazlası; sevilmek!

Kahkahalar arasında da olsa trajik hikâyeye duyarsız kalamıyorsunuz. Zaten komedi, abartılmış dram değil midir?

Genelde Türkiye’ye uygun hale getirilmeye çalışılan uyarlamaları sevmem ama bu uyarlama çok farklı; özgür bir defa.. Hiç bir cümlesi beni rahatsız etmedi. Hedwig, beni öyle bir ele geçirdi ki onunla arkadaş olmak istedim, ona kendimi yakın hissettim. Hedwig’in içindeki Yılmaz Sütçü’yü ayakta alkışlıyorum. Bir usta işi ortaya çıkarmış. Anları tek tek yakalamış ve her birinin tadını çıkarmış. Şarkıları tekrar tekrar dinlemek istiyorum. Aynı okulda okuduğum Yılmaz Sütçü aynı zamanda solist hem de çok iyi.. Şarkıları enfes bir şekilde söylüyor. Bence Türkçe sound-track’i de çıkmalı..

Kostümler Tanju Babacan tarafından aslına uygun olarak hazırlanmış. İlk andaki büyüleyici girişi iyice parlatıyor. 

Son sahnelerde ağlama isteğime zor engel oldum.. Hiç bitmesini istemedim. Büyülendiğimi söylemekte sakınca görmüyorum. 

Tekrar orada olmak için sabırsızlanıyorum..

  • Hande Yöremen | 01 Kasım 2016