OGM her yeri sarmış durumda. Artık öyle bir duruma gelindi ki sanki Gülseren Budayıcıoğlu’ndan başka kimse hikâye yazamıyor. Aslında sıkıntı şurada onun da bir şey yazdığı yok. O bir psikiyatr ve hastalarının hikâyelerini anlatıyor.
Bu kaynağı ortaya çıkaran Onur Güvenatam da belirli senaristlerle durumu çözüyor. Ülkemde bütün iyi yazan ve tek elciler yüzünden ortaya çıkamayan kendim de dahil bütün yazarlar adına üzüntü doluyum.
Geleyim Terzi’ye. Çağatay Ulusoy’u ekranda seyretmeyi seviyorum. Aklıma oynayıp da sırıtan bir rolü gelmiyor. Hakan Muhafız’ı saymak, hatırlamak istemedim birden bire. Bir süre önce BluTV’de oynayan Yeşilçam’da da onu yine beğenmiştim. Akıyor sanki oyunculuğu, hiçbir tıkanıklık hissetmiyorum. O da yakışıklı oluşuna güvenmeyip oyunculuğa değer veren isimlerden biri gibi geliyor bana.
Salih Bademci’yi beğenirim ama ona Kulüp’te oynadıktan sonra bir şey oldu sanki. O dizide müthiş bir ivme yakaladı, ne kadar iyi bir oyuncu olduğunu pek çok izleyici fark etti. Sonrasında orada bir yerde takıldı, akabinde oynadığı reklâmda ilk olarak fark ettim. Bir anda sanki buldumcuk (!) Oldu. Şımarık bir tavır yerleşti oyunculuğuna. Aynı tavrı burada oynadığı Dimitri’de de görüyorum. Oynadığı karakter aslında tam da bu tarif ettiğim oyunculuğuna uygun ama işte ikisi birbirine karıştı.
Olgun Şimşek için ben ne diyebilirim ki.. O, bir projenin içinde yer alırsa ne olursa olsun o işin çıtası yükselir.
Çağatay Ulusoy ünlü terzi Peyami’yi canlandırıyor. Peyami ailesinin yaşadığı Kars’tan kopuyor. Ancak dedesi ölünce babaannesi ve babası yanına geliyorlar. Peyami babasını herkesten saklıyor.
Peyami, en iyi dostu Dimitri’nin evleneceği müstakbel eşi için gelinlik dikiyor. Hikâye böyle başlıyor. Dimitri sapkın, tuhaf biri. Müstabel eşi Esvet de neyin içinde olduğundan haberdar değil.
Terzi’nin iki sezonunu da izledim. Üçüncü sezon yayınlandığında onu da izleyeceğim. Cem Karcı’nın yönettiği bu dizinin senaristleri Rana Mamatlıoğlu ve Bekir Baran Sıtkı.
Önce ‘Süslü Korkuluk’ adıyla TV8’de yayınlanması planlanan dizi adı değiştirilerek Netflix’te yayınlanmaya başladı.
Engin Şenkal’ın dedeyi canlandırdığı diziye ikinci sezonda Berrak Tüzünataç ve Evrim Alasya dahil oldular.
İzlenebilecek bir dizi olduğunu düşünüyorum. Pek çok yapımın arasından sıyrılan bir iş. Oyunculuklar iyi, mekânlar güzel seçilmiş, kostümler güzel, Berrak Tüzünataç’ınkiler hariç çünkü aşırı abartılı buldum, bu arada Berrak Tüzünataç’ın oynadığı karakter sanki başka bir işin parçası da oraya iliştirilmiş gibi..
Hikâye güzel ilerliyor. Terzi’de hikâye sırlar üzerinden gidiyor. Bir psikiyatr hikâyesi olduğu için karakterlerin hemen hemen hepsi sorunlu.
Bence Terzi’ye bir şans verebilirsiniz.
- Hande Yöremen | 19 Ağustos 2023